SÜZME YOĞURT VE MERHUM SÜLEYMAN DEMİREL

SÜZME YOĞURT VE MERHUM SÜLEYMAN DEMİREL

9 Nisan 2023 Kapalı Yazar: siteadmin
Nasreddin Hoca, Türk kültürünün en kıymetli, etkili ve hayatımız boyunca bir vesileyle bizlere ders veren bilge bir şahsiyetidir. Güldürürken düşündürür… Onun fıkraları arasında gündeme göre çok beğendiğim bir fıkrası var.
Hoca akşama kadar çalışır; yorgun argın ve acıkmış olarak evine gelir. Hanımına:
“-Çabuk bana bir tas süzme yoğurt ver. Yoğurt, dişe damağa, mideye bağırsağa ve bütün vücuda faydalıdır…”der.
Hanımı:
-Ah Hoca! Kusura bakma lütfen. Süzme yoğurt dün akşam bitti. Ne yapayım?
-Tamam Hanım tamam. Bittiği iyi olmuş. Süzme zaten çok zararlıdır.
Şaşkın ve hayret dolu bakışlarla:
-Aman Hoca! Önce süzme faydalı dedin, yok deyince de zararlı diyorsun. Senin hangi sözüne inanayım?
Hoca da gayet sakin biçimde:
-Süzme olduğu zaman öncekine, olmadığı zaman sonrakine inan Hanım!, der.
Bu fıkrayı Ankara Üniversitesinde Yüksek Lisans dersinden çıkarken merhum hocamız Prof.
Dr. M. Bozkurt Güvenç’e anlattığımda (O yıllarda Cumhurbaşkanı S.Demirel’in başdanışmanıydı.) çok gülmüştü. Müdürlüğünü yaptığımız Ankara Üniversitesi TÖMER Tunalı Hilmi Şubesi-Kavaklıdere’ye kadar beni de arabasına almıştı. Sohbet esnasında “Bunu ben Beyefendiye anlatacağım mutlaka” dedi.(Haziran1996).
Aradan geçen 10 günün ardından biz T.C. Milli Eğitim Bakanı Turhan Tayan’ın tercümanı sıfatıyla Özbekistan Yüksek Öğretim Bakanı Akıl Salimov’u karşılamak üzere gittiğimiz Esenboğa Havaalanı’nda İstanbul’daki Habitat- II toplantısından dönen Bozkurt Güvenç hocayla karşılaştık. YÖK Kurucusu Prof.Dr. İhsan Doğramacı ile konuk bakan yavaş yavaş inerken Bozkurt hoca bana yaklaşıp coşkuyla “Anlattım Muhittin anlattım! Aynı arabayla bakanlığa kadar gideceğiz. Yolda anlatırım Demire’le aramızdaki süzme yoğurt fıkrasının hikayesini sana…” dedi.
Yolda Hocamız anlatmaya başladı:
“Fıkrayı Sayın Demirel beğendi. Bu fıkra tam da beni anlatıyor ama bunu hiçbir yerde anlatamam. Binaenaleyh “Dün dündür, bugün bugündür” demiş bir adamım ben Hocam! ” dedi. Yüz ifadesi çok ciddiydi. Ben de başka bir konuya geçmek isterken “Sakın ha sen de kimseye anlatma dedi.”
Benim için ilginç bir hatıradır bu.
Fıkranın kaynağı ise Özbekistan’da yayınlanmış Efendi Lâtifeleri/Nasreddin Hoca Fıkraları adlı eseri Türkçeye tercüme ederken öğrendim.
Öyleyse bugüne gelelim…
Hayır gelmeyelim! Gelmeyelim daha iyi…
Tanrı Dağları’ndan selamlar…
Muhittin Gümüş
09.04.2023